Araştırma Makalesi
BibTex RIS Kaynak Göster

The Impact of Motherland Party’s Neoliberal Policies on Labour Markets within the Framework of 3Ds in New Work Life

Yıl 2017, Cilt: 7 Sayı: 2, 255 - 268, 07.07.2017

Öz

The objective of the study is to focus on the impacts of Motherland
Party’s neoliberal policies on labour markets. The 1980s were the years in
which economic policies underwent changes and transformations owing to the
powerful effect of globalization and neoliberalism. On the one hand it has been
debated that the influences of the process through which everybody learns
everything in a short period of time, on the other hand it has been observed
that economy-politics were shaped on the basis of “neoliberalism” because of
oil crisis in 1973. On account of the neoliberal policies, the state minimalizes
and marginalizes itself, so do the social policies and social problems; in
addition, private sector or in other words capital owners comes to the power
both on economic and labour markets. To put in another way, the minimal and the
marginal impulse of the state on the social, economic, and politic structure
through the motto “Laissez faire, laissez passer.”,  brings about marginalization, weakness, as
well as vulnerability on the social policy and labour markets as particular
domain. The reason is that those who develop, manage or control social policy
through governments is the state itself; nothing else. Loosing initiatives of
the state concerning the solution of the social problems will stem in decrease
of the efficiency of social policy; nevertheless it will enhance imposition of
the capital. In short, if the state is powerful and dominant in the system,
social policy will be too. The enforcement of “competition” brought about
globalization defined as the monopoly of goods, services, and capital is the
fundamental factor that affects the labour markets deeply. In the industrial
relations systematicity, moving from the sole priority of employers shaped
depending upon profit maximization and cost minimization so as to compete with
the others and according to them, the unique factor that minimizes profit and
maximizes cost is the labour itself. Therefore, the wage income of the labour
is to be declined or lock out is to be done so that fewer labour can be
employed. Labour markets, as a dynamic domain, are shaped by the rules of
supply and demand. The political initiatives leave a great impact on the
running of labour market due to the fact that those that control the policy
control the labour markets as well. Therefore, the policies developed by Motherland
Party extremely affected the structure of labour markets. The reason is that
1980s were the years when radical transformations took place on the basis of
labour market implementations. The first development was related to the
neoliberal policies adapted by Turkish government in the aftermath of January
24th Decisions through which Turkish economy took an initiative for opening
itself so as to integrate with the world economy. Via neoliberal policies,
state was marginalized, and state was regarded as a sort of ‘barrier’ that
decelerated investment and growth; but on the other hand, private initiatives
were maximized day by day. Development and growth depended upon capital
accumulation by means of private entrepreneurships, and the state was removed
from economic and social policies. Additionally, globalization that rendered
the world as a ‘unique’ and ‘sole’ mechanism neglecting differentiations
fostered this process as well. As a result of the development in information
and communication technologies in parallel with globalization process, the
world converted into a small piece in which everyone was informed with
everything in a short period of time. Globalization brought about international
competition that caused employee to be taken into account as the biggest cost
factor. These kinds of new improvements shifted the structure of labour markets
and instead of employee centered industrial relations, employer oriented one
appeared again that trivialized employee and its wage. More than that, new
working types called as deregulation in the literature gave birth that
minimalized the significance of employees and turned them into a ‘tool’ to be
sold and bought or rented. As a whole, the study consists of two chapters. In
the first part of the study, moving from the term of policy, Motherland Party’s
neoliberal initiatives along with January 24th Decisions and Military Coup has
been reflected. As for the second part, the policies and their reflections on
labour markets have been assessed.



Kaynakça

  • Lencher, F. J. (2009). Globalization, The Making of World Society, UK: Wiley Blackweell Publication.
  • Lipman, P., Hursh, D. (2007). “Renaissance 2010: The Reassertion of Ruling Class Power Through Neoliberal Policies in Chicago”, Policy Feature in Education, 5(2), 160-178.
  • Lucio, M. M., Perrett, R. (2009). “Meanings and Dilemmas in Community Unionism: Trade Union Community Initiatives and Black and Minority Ethnic Groups in the UK”, Work, Employment & Society, 23(4), 693-710.
  • Mahmud L. H. (2009). “Neoliberalism: A Useful Tool For Teaching Critical Topics in Political Science”, Political Science and Politics, 42(4), 745-751.
  • OECD Statistics, www.oecd.org/dataoecd/25/42/48744036.xlsx (22 March 2017)
  • OECD, n.d, also available at https://www.oecd.org/els/emp/2080270.pdf, pp. 160-163 (13 May 2016).

Yeni Çalışma Yaşamının 3Dsi Ekseninde Anavatan Partisi’nin Neoliberal Eğilimli Politikalarının İşgücü Piyasalarına Etkileri

Yıl 2017, Cilt: 7 Sayı: 2, 255 - 268, 07.07.2017

Öz

Bu çalışmanın amacı Anavatan Partisi’nin neoliberal eğilimli politikalarının işgücü piyasalarına etkilerini incelemektir. Anavatan Partisi’nin iktidara geldiği 1980’li yıllar küreselleşmenin ve neoliberalizmin güçlenen etkisi nedeniyle ekonomi politikalarının değişim ve dönüşüm yaşadığı dönemin özelliklerini içermektedir. Bir taraftan dünyada sınırların kalkarak herkesin her şeyi çok kısa bir süre içerisinde öğrendiği bir sürecin etkileri tartışılırken diğer taraftan da 1973 Petrol Krizi’nin etkisiyle ekonomi-politiğin “neoliberal” eksende şekillendiği gözlenmektedir. Neoliberal politikalar nedeniyle devletin küçülmesi ve marjinal hale gelmesi sosyal politikayı ve sosyal sorunları da marjinalleştirirken özel sektör ve sermaye kesimi iktisadi piyasalarda olduğu gibi işgücü piyasalarında da hükümranlığını tesis etmiştir. Nitekim devletin küçüldüğü ve devletin “bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” ilkesi çerçevesinde sosyal, iktisadi ve politik yapı üzerindeki etkisinin minimal hale gelmesi sosyal politikayı ve işgücü piyasalarını da daha savunmasız ve güçsüz bir alana dönüştürecektir. Çünkü sosyal politikayı hükümetler eliyle geliştiren, yöneten ve denetleyen devlet aygıtından başkası değildir. Devletin sosyal sorunların çözümünde elindeki inisiyatifi kaybetmesi sosyal politikanın etkinliğinin azalmasına; o nispette sermayenin dayatmalarının artmasına neden olacaktır.  Kısacası devlet sistem içerisinde güçlü ve baskın ise sosyal politikalarda etkin ve etkilidir. Mal, hizmet ve sermayenin tek elden yönetimi anlamında kullanılan küreselleşmenin neden olduğu “rekabet” baskısı da işgücü piyasalarını derinden etkileyen temel gelişmeler içerisindeki yerini almıştır. Endüstri ilişkiler sistematiği içerisinde işverenin rekabet edebilmesi için tek ve yegâne kaygısının kâr maksimizasyonu ve maliyet minimizasyonu olduğu düşüncesinden hareketle işverene göre kârı azaltacak ve maliyeti arttıracak tek faktör emektir. O nedenle emeğin elde ettiği ücret geliri azaltılmalı ya da tensikat yapılarak daha az işçi istihdam edilmelidir. Dinamik bir alan olarak işgücü piyasaları arz ve talep kuralları çerçevesinde şekillenmektedir. Siyaseti kontrol edenin işgücü piyasalarını da kontrol edeceği düşüncesinden hareketle işgücü piyasalarının yönetiminde siyasi inisiyatifler oldukça önemli rol oynamaktadır. Bu nedenle Anavatan Partisi tarafından geliştirilen politikalar ciddi anlamda işgücü piyasalarının yapılarını etkilemiştir. Nitekim 1980’li yıllarda işgücü piyasalarında köklü değişimlere tanıklık edilmiştir. Öncelikle 24 Ocak Kararlarıyla o dönem hükümetinin benimsediği neoliberal politikalar sayesinde Türk Ekonomisi küresel sisteme entegre olmak amacıyla bir inisiyatif almıştır. Neoliberal politikaların uygulamaya konulmasıyla beraber devlet küçülmüş ve büyüme ve kalkınmanın önünde bir tür ‘engel’ olarak görülmeye başlanmış; fakat özel sektör ise her geçen gün büyümüştür. Büyüme ve kalkınma özel sektörün girişimleri sayesinde gerçekleşecek sermaye birikimine bağlıdır. 1980’den sonra devlet iktisadi piyasalara ve içtimai hayata müdahale etmekten vazgeçmiştir. İlaveten farklılıkları görmezlikten gelerek dünyayı tek ve yegâne bir parçaya dönüştüren küreselleşme süreci de bu trende ivme kazandıran bir başka realite olmuştur. Küreselleşmenin sonucunda gerçekleşen bilgi ve iletişim teknolojilerinde meydana gelen gelişmelerin katkısıyla dünya herkesin her şeyden haberdar olduğu küçük bir yapıya dönüşmüştür. Ayrıca küreselleşme, dayattığı rekabet anlayışıyla işverenler açısından işgücünün en büyük maliyet unsuru olarak görülmesine de zemin hazırlamıştır. Söz konusu bu gelişmeler işgücü piyasalarının da yapısını değişime uğratmış; işçi merkezli bir endüstri ilişkileri sistematiği yerine başta işçiyi ve ücret gelirlerini önemsizleştiren işveren merkezli bir çalışma anlayışı tesis edilmiştir. Bununla birlikte işçiyi marjinalleştiren, alınıp satılan ve kiralanan bir ‘meta’ haline getiren esnek çalışma anlayışı başta olmak üzere yeni çalışma biçimleri de ortaya çıkmıştır. Çalışma iki bölümden meydana gelmektedir. Birinci bölümde politika kavramından hareketle Anavatan Partisi’nin 24 Ocak Kararları ve 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi sonrasında uygulamaya koyduğu neoliberal politikalar ele alınmıştır. Çalışmanın ikinci bölümünde ise söz konusu bu politikaların işgücü piyasaları üzerindeki etkileri tartışılmıştır.


Kaynakça

  • Lencher, F. J. (2009). Globalization, The Making of World Society, UK: Wiley Blackweell Publication.
  • Lipman, P., Hursh, D. (2007). “Renaissance 2010: The Reassertion of Ruling Class Power Through Neoliberal Policies in Chicago”, Policy Feature in Education, 5(2), 160-178.
  • Lucio, M. M., Perrett, R. (2009). “Meanings and Dilemmas in Community Unionism: Trade Union Community Initiatives and Black and Minority Ethnic Groups in the UK”, Work, Employment & Society, 23(4), 693-710.
  • Mahmud L. H. (2009). “Neoliberalism: A Useful Tool For Teaching Critical Topics in Political Science”, Political Science and Politics, 42(4), 745-751.
  • OECD Statistics, www.oecd.org/dataoecd/25/42/48744036.xlsx (22 March 2017)
  • OECD, n.d, also available at https://www.oecd.org/els/emp/2080270.pdf, pp. 160-163 (13 May 2016).
Toplam 6 adet kaynakça vardır.

Ayrıntılar

Konular Ekonomi
Bölüm MAKALE
Yazarlar

Hasan Yüksel

Yayımlanma Tarihi 7 Temmuz 2017
Gönderilme Tarihi 7 Temmuz 2017
Yayımlandığı Sayı Yıl 2017 Cilt: 7 Sayı: 2

Kaynak Göster

APA Yüksel, H. (2017). Yeni Çalışma Yaşamının 3Dsi Ekseninde Anavatan Partisi’nin Neoliberal Eğilimli Politikalarının İşgücü Piyasalarına Etkileri. Ordu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sosyal Bilimler Araştırmaları Dergisi, 7(2), 255-268.

  Bilginin ışığında aydınlanmak dileğiyle....

 ODÜSOBİAD