Milli bayram olgusu, toplumların
ortak sevinçlerini, değerlerini ortaya koyan başat kavramlardandır. Osmanlı’dan
Cumhuriyet’e geçiş sürecinde İyd-i Milli dışında bir ulusal bayramın
kutlanmaması sorunsal bir açıklama getirilmesine neden olmuştur. Özellikle
Osmanlı Devleti gibi birçok-ulusu bünyesinde barındıran bir imparatorluğun,
ayakta kalmasını sağlamanın yollarından biri ya milli bayramlar, ya dinsel ortak
özne, ya da ortak bir geçmişe sahip olmaktır. Ancak bu üç realite de Osmanlı
toplumu için uzak kavramlardı. Milli Mücadele sonrası devletin yapılanma ve
inşa sürecinde uluslaşma aşmasını somutlaştırmak, rejimin benimsetilmesini
sağlamak amacıyla milli bayramların araçsallaştırılmasına dikkat edildi. Meclisin
açıldığı 23 Nisan, günü Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak, Osmanlı’dan
kalan İdman Bayramı, Atatürk’ün Samsun’a çıktığı 19 Mayıs ile birleştirilerek
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı, saltanatın kaldırılıp
Cumhuriyet’in ilan edildiği tarih olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ve
nihayetinde Yunanlıların yenilgiye uğradığı 30 Ağustos Zafer Bayramı olarak
kutlanması kararı alındı. Bu ulusal bayramların kutlanma süreci bu çalışmada Urfa
örneğinde ele alındı. Ayrıca Urfa’nın düşman işgalinden kurtulduğu tarih olan
11 Nisan mahalli bayram kutlamaları da bu çalışmanın ana omurgasını
oluşturmaktadır. Çalışma, bayramların resmi olarak kutlanmasının miladı olan
1935 yılından başlar 1950 yılına kadar ki süreci içermektedir. Bu süreçler
içerisinde Urfa’da yaşanan bayram coşkuları yerel gazetelere yansıdığı şekilde
verilmeye çalışıldı.
National holiday as a
phenomenon is one of the principle concepts that manifest the shared joys and
values of societies. During the transition period from the Ottomans to the
Republic, having celebrated no national holiday apart from the “Iyd-i Milli”
forged some problems. One of the ways to help ensure the survival of a
multi-national empire like the Ottomans are either holidays or religious themes
or having a common history. However, these three realities were vague concepts
for the Ottoman society.
During the restructuring
of the state after post-National Struggle, particular importance was attached
to national holidays as a means to make the nationalization process concrete
and to ensure the adoption of the regime. It was decided to celebrate April
23rd, the day of the Assembly’s inauguration, as the “National Sovereignty and
Kids Holiday”; May 19th, the day when Atatürk arrived Samsun, combined with the
“Sport Holiday” that was inherited from the Ottomans, as the “Commemoration of
Atatürk, Youth and Sport Holiday”; October 29th, the date when the Sultanate
was abolished and the Republic was proclaimed, as the “Republic Holiday”;
finally August 30th, when the Greeks were defeated, as the “Victory Holiday”.
This work encompasses the process from 1935, the milestone of officially
celebrating the holidays, to 1950. The holiday excitements experienced in this
process in Urfa is presented as reflected in the local newspapers.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | October 1, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 |