Bilgi İnsanlığın ortak birikimidir. Fakat her bilimsel
süreç, içerisinde yükseldiği medeniyetin ve kendisinden beslendiği toplumsal
çevrenin genel karakteristiğini yansıta gelmiştir. Bu makalede İslam medeniyetinin
bilime akseden bir karakteristiği olarak ‘pozitif bilim düşüncesinin bu
medeniyet içerisindeki yükselişinin izleri sürülecektir. Bu iz sürümü sağlayabilmek
için de, İslam medeniyetindeki bilimsel çalışmalar, bunlardan da özellikle
tercümeler, Batı ile mukayeseli bir şekilde ele alınacaktır. Tercüme ve telif
faaliyetleri sonucunda ortaya çıkan tablo, her iki medeniyette pozitif bilim
düşüncesinin gelişme boyutlarını anlamak için önemli fikirler verecektir.
Nihayet, bu çalışmanın sunacağı mukayeseli bilgiler ışığında İslam medeniyetinin,
Yunan ve diğer bilim havzalarından devraldığı bilginin pozitif bilim
karakteriyle, Orta Çağ Avrupa’sının İslam’dan devraldığı bilimin pozitif bilim
karakteri arasındaki farkın derecesi daha iyi idrak edilebilecektir. Pozitif
bilimin gelişmesi sürecinde İslam toplumlarının Avrupa’ya devrettikleri,
onlardan devraldıklarından çok daha fazladır. Özellikle eski Ortadoğu bilim
birikimi ile Hint ve Çin bilim mirasının Avrupa’ya aktarılması başlı başına bir
büyük katkıdır. Sekizinci yüzyıldan başlayarak on ikinci yüzyıla kadar beş
yüzyıl süresince İslam toplumları bu üç merkezin bilim mirasını tercüme edip,
terkip ve telif eserler üreterek Avrupa’ya ve dünyanın dört bir yanına
aktarılmaya müsait bir hale getirmiştir.
Knowledge
is the common accumulation of humanity. However, each scientific process
reflects the local characteristics of civilization as well as social
surroundings where the knowledge existed. This essay will follow tracks of the
mentality of positive science as a characteristic of Islamic civilization as
reflected on science; to do so, scientific studies, especially translations in
the Islamic Civilization, will be compared with the Western civilization. The
picture we have as a result of translations and composition studies will give
us important ideas to understand the development of the positive science as a
method in each civilization. Lastly, according to the information we get from
this comparative study, it will be understood better that there is a big
difference between positive characteristics of science that Islam has got from
the Middle East, from Greece and from India, with positive characteristics of
science in the middle ages that Europe got from Islam. In the process of
development of positive sciences Islamic Societies contributed to Europe more
than they transferred from them. Especially translation and transfer of Ancient
Middle Eastern Knowledge accumulation and Indian and Chinese scientific
heritage is a huge contribution itself. During five centuries (from 8th
to 12th), Islamic Societies have translated scientific heritage from
these three centers and produced writings making such knowledge available for
Europe.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | İslam Bilim Tarihi ve Fuat Sezgin |
Authors | |
Publication Date | December 27, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 |